romatoit artrit ve bağışıklık güçlendiriciler

Romatoit artriti oluşturan ana sebep bilinçsiz tüketilen bağışıklık ilaçları olabilir mi?
Bu yazı tıbbi araştırmalar sonucu ortaya çıkartılan bir gerçek değildir... Bu tez alternatif tıbbın bir tezi olup burada tartışmaya açmak istiyoruz...



Romatoit artrit öncesi ve sonrası...
Romatoid artrit (RA) geleneksel biçimde, bağışıklık sisteminin eklemlere saldırmasına yol açan kronik, enflamatuvar bir otoimmün bozukluk olarak tanımlanmıştır. Engelleyici ve ağrılı bir enflamatuvar durumdur, ağrı ve eklem aşınması sebebiyle önemli oranda hareket kaybına yol açabilir. Hastalık sıklıkla vücuttaki deri, kan damarları, kalp, akciğer ve kaslar gibi birçok eklem dışı dokuyu da etkilediği için sistemiktir. Multifaktöryel bir mekanizmayla ortaya çıktığı düşünülse de kesin nedeni ortaya konamamıştır.

Yani bizim tezimiz günümüzde modern tıbbın litaratürü hareket eden hekimlerimizin bağışıklık sistemi üzerinde yanlış yaklaşımları ile bu hastalığın tetiklenmesi..

Bağışıklık sistemini yükseltici ilaçların hastalar tarafından kullanılması ile, bu hastalığın çok üst seviyelere çıktığı hatta hasta olmayanların dahi riskli gruba girdiğini söyleyebiliriz... Kimyevi yöntemler ile hazırlanmış multy vitaminler kan yapıcı ilaçlar, beta glukon ilaçları, ve benzeri immuniist sistem ilaçları romatoit faktör değerleri üzerinde çok ciddi olumsuz etkiler oluşturmaktadır.

Günümüzde Kolestrol olgusunun dahi sorgulanmaya başlanması biz insanlar için oldukça sevindirici olmakla birlikte tıbbi olarak ortaya atılan onlarca tezin doğru veya yanlış olabilmesi için kanıtlara ihtiyaç duyulmaktadır. Tıpbı sadece tıp olarak düşünmek oldukça masumane bir yaklaşım tarzıdır. 400 milyar dolardan fazla paranın bir yıl içerisinde döndüğü bu bilim dalı ilaç üreticileri tarafından oldukça fazla sömürülmüş ve halada büyük rantlar bu piyasada kötü bir kısır döngüdür...

Romatoit artrit modern tıbbın şifa üretemediği zor bir hastalıktır.
Romatoid artritin sebebi bugün hâlâ bilinmese de, uzunca bir süre enfeksiyöz olduğundan şüphelenilmiştir. Gıda alerjileri veya dışarıdan organizmalar sebebiyle olabilir. Mycoplasma, Erysipelothrix, Epstein-Barr virüsü, parvovirüs B19 ve kızamıkçıkdan kuşkulanılmış fakat bunların hiçbiri epidemiyolojik araştırmalarda desteklenememiştir. Diğer otoimmün hastalıklarda olduğu gibi, “hatalı kimlik” teorisi zararlı bir organizmanın bağışıklık yanıtına yol açtığını ve geride o organizmaya spesifik (özel) antikorlar bıraktığını var sayar. Bununla birlikte antikorlar yeterince spesifik değildirler. Antikorlar, bu durumda (RA’da), sinovyuma karşı bir immün (bağışıklık) saldırısına geçerler zira sinovyumdaki bazı molekül(ler) en başta bağışıklık yanıtının oluşmasına yol açan zararlı organizmadaki bir moleküle ‘benzemektedir’ – bu fenomene moleküler taklitçilik denir.
Bununla birlikte fiziki veya duygusal etkiler, stres ve yetersiz beslenme hastalıkla rol oynayabilir.

 Biz yukardaki parağrafın RA da yetersiz olduğunu düşünüyoruz ve farklı bir yaklaşım tarzı getiriyoruz. Bağışıklık sistemini yükseltmek için kullanılan ilaçların RA ya yol açabileceğini hiç düşündünüzmü.
Bu yazı burada yarım bıraklıyor. Konu hakkında detaylı çalışmalarımızı ileriki tarihlerde sizlerle paylaşacağız
Sağlıklı günler dileriz.

Yorum Gönder

yorumlarınıza ve yorum sayfası üzerinden bize sorduğunuz sorularınaza en kısa sürede dönmeye çalışacağız daha sağlıklı bir iletişim için sağ alt köşede çıkan whatsapp ikonuna tıklar iseniz direk whatsapp iletişimi sağlayabilirsiniz.

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

[blogger] [facebook]

ivythemes

{facebook#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL} {twitter#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL} {google-plus#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL} {pinterest#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL} {youtube#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL} {instagram#YOUR_SOCIAL_PROFILE_URL}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget